Son yıllarda uzayan insan ömrü ve bunun sonucunda artan jinekolojik problemler, kişiler tarafından yaşam kalitesinin arttırılması istemleri ve koruyucu tıbbın önem kazanması sonucunda 21. yüzyıl çağdaş kadınının “rutin jinekolojik check up (kontrol)” muayenelerini zorunlu hale getirmiştir.
Sağlık hizmetlerini çok basit olarak “Koruyucu (Proflaktik)” ve “Tedavi edici” hizmetler olarak ikiye ayırabiliriz.
Koruyucu hekimlik içine hastalık ortaya çıkmadan alınan önlemlerin tamamı girerken, tedavi edici hekimlik kapsamında hastalık ortaya çıktıktan sonra yapılan tüm medikal (ilaç) tedaviler ve/veya ameliyatlar bulunmaktadır.
Ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkelerde kişilerin hasta olmadan kontrol amaçlı doktora gitme alışkanlıklarının eksik olmasına rağmen pek çok batılı ülkelerde koruyucu sağlık hizmetleri son derece gelişmiş ve hatta rutin muayene-kontroller zorunlu hale getirilmiştir.
Burada unutulmaması gereken nokta; her zaman için hastalığın ortaya çıkmasını engellemenin hastalığı tedavi etmekten çok daha kolay olduğudur. Gerçekten de uygulanan koruyucu sağlık hizmetleri ile hastalık veya kanser oluşumunu önlemek maddi ve manevi açıdan çok daha kolay ve ucuzdur.
Bu bölümümüzde jinekolojik check up, yani kadın sağlığı (jinekoloji) ile ilgili yapılması gereken rutin muayene, testler ve koruyucu aşılar işlenmektedir.
Jinekolojik check up muayenelerini 40 yaşından önce ve sonra olarak ikiye ayırmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Muayene öncesi her hastamızda “anamnez alma” dediğimiz jinekolojik durumu ile ilgili sorular sorularak bilgiler alınır. Daha sonra da gerekli muayene ve tetkiklerine geçilir.
I. 40 Yaş Öncesi Rutin Check up
Bakire Hastalardaki Kontroller
Eğer kişi bakire ise yıllık olarak idrara sıkışık haldeyken karından yapılan ultrason incelemeleri (transabdominal sonografi) bize rahim, yumurtalıklar ve rahim komşuluğundaki organlar (adnexler) ile ilgili bilgiler verecektir.
Karından yapılan (transabdominal) ultrasonografiler özellikle rahimde bulunan myomları, yumurtalıklardaki kistleri (over kistleri) açığa çıkarmada son derece önemlidir. Bu çağlarda yapılan ultrasonografik değerlendirmeler ile yumurtalıklarda küçük kistler ile giden ve hormonal pek çok probleme zemin hazırlayan “Polikistik over sendromu”nu tespit edebilir. Diğer taraftan özellikle şiddetli adet sancıları (dismenore) şikayeti olan genç kızlardaki gizli çikolata kistleri (endometriomalar) ortaya çıkarılabilir.
Ayrıca 9-26 yaşları arasındaki kişilere rahim ağzı kanserine (cervix kanseri) karşı aşı uygulamalarını önermekteyiz. Meme kanserinden sonra ülkemizde 2. sıklıkta görülen rahim ağzı kanserlerine karşı aşılamalar ile artık bu kanserin %100’e yakın bir oranda önüne geçilebilmektedir. Ayrıca genital bölgeye ait siğiller bakire olmayanlarda da görülebilmekte olup bu aşılar siğillere karşı da %100 koruyucudur.
Rahim ağzı aşısı (Gardasil) ile ilgili bilgiler için tıklayınız >>>
Bakire Olmayan Kadınlardaki Kontroller
Cinsel hayatı başlayan evli veya evli olmayan kadınlarda yıllık jinekolojik muayeneler, smear testleri ile vajinal ultrason muayeneleri son derece önem taşımaktadır.
Jinekolojik muayeneler hastalarımız açısından her ne kadar çok sevimli gelmese de “jinekolojik muayene masa”sında yapılmalıdır. Çünkü bu masalar bir kadının jinekolojik olarak en rahat ve en iyi değerlendirilebilir pozisyonunu bizlere sağlar. Ayrıca bu muayeneler özenle yapıldığında son derece kolay, ağrısızdır ve yalnızca birkaç dakika alır.
jinekolog doktorlar tarafından yapılan jinekolojik muayenelerde öncelikle dış genital alan gözle değerlendirilir. Genital siğil (kondilom), kitle, ülserasyon, kızarıklık, kist gibi herhangi bir lezyonun olup olmadığına bakılır. Daha sonra kişi ıkındılarak rahim veya idrar kesesinde herhangi bir sarkma (prolapsus) varlığı araştırılır.
Daha sonra da “spekulum muayenesine” geçilir. Öncelikle belirtmekte fayda var, spekulum muayenesinde kendinizi son derece rahat bırakmanız, kasmamanız ve sıkmamanız jinakolojik muayenenizi oldukça kolaylaştıracaktır. Kendinizi sıktığınız anda içinizdeki spekulmu da sıktığınız için rahatsızlık hissedebilirsiniz.
Ayrıca doktorunuzun sizin vajinanızın genişliğine göre uygun boyutta spekulm kullanması, nazik ve hassas şekilde yaklaşması, anlayışlı ve sabırlı olması işleminizi son derece kolaylaştıracaktır. Maalesef hızlı, sert ve hoyratça jinekolojik muayene ve tedaviler kişilerde ciddi psikolojik etkilenmeler yaratmakta, hatta ilerideki cinsel hayatlarını bile olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
Spekulum muayenesinde vajinal duvarlar ve serviks (rahim ağzı) olası lezyonlar açısından değerlendirilir. Pek çok kadındaki vajinal akıntılar ve rahim ağzındaki yaralar (servisit) sessizdir; yani hiçbir şikayet yaratmaksızın tesadüfen muayene sırasında saptanabilir. Eğer vajinal akıntı varsa “vajinal kültür örneği” alınarak üretme için laboratuara gönderilir. Rutin olarak yılda bir kez smear testi için sürüntü de bu aşamada alınmaktadır.
Smear testlerini cinsel hayatı başlamış olan her kadında yılda bir kez önermekteyiz. Bu testteki amaç rahim ağzı kanseri oluşmadan önceki evrelerinde anormal bir durum varlığını araştırmaktır. Çünkü rahim ağzı kanserleri birden ortaya çıkmaz ve yıllar içinde yavaş yavaş ilerleyerek kansere dönüşür.
Smear testindeki amaç, rahim iç kanalına dökülen hücrelerin bir fırça yardımı ile alınması ve bir cam (lam) üzerine yayılarak boyanması ve mikroskop altında anormal hücre değişiklikleri açısından değerlendirilmesidir.
Smear testi ile ilgili bilgiler için tıklayınız >>>
Eğer ki rahim ağzında olumsuz değişiklikler bulunmamaktaysa kişilere istemleri doğrultusunda rahim ağzı kanserini önleyici aşılar yapılabilir.
Spekulum çıkarıldıktan sonra hastalara “bimanuel muayene (tuşe)” dediğimiz jinekolojik muayeneleri yapılır. Bu muayene jinekolog tarafından iki elle yapılır; birinci el hastanın kasık bölgesinde yukarıdan rahimi fikslerken, ikinci el vajina içinde rahim, yumurtalıklar ve tüpleri muayene eder. Bimanuel tuşe yalnızca birkaç saniye sürer ve amaç ultrason tetkiki öncesi genel bir değerlendirmedir.
Bimanuel muayenedeki (tuşe) amaç yumurtalıktaki kist ve kitleler, rahimin büyüklüğü, şekli, pozisyonu, tüplerin durumu ve içeride hassasiyet olup olmadığının araştırılmasıdır. Yani tuşe ile pelvis içindeki tüm yapılar kısa ve kolay bir şekilde değerlendirilebilmektedir.
Daha sonra transvaginal (vajina içi) ultrason muayenelerine geçilir. Jinekolojide ultrason incelemeleri artık jinekolojik muayenelerin vazgeçilmez bir parçasıdır.
Son yıllarda ultrason teknolojilerinin gelişmesi ile vajina içine giren prob kısımları oldukça küçülmüş, görüş açısı ve görüntü kalitesi artmıştır. Bu nedenle transvajinal ultrason incelemeleri son derece rahat, ağrısız ve kolay bir işlem haline gelmiştir.
Ayrıca, transvajinal ultrasonlarda karından yapılan ultrasonlar gibi kişinin idrara sıkışık olması da gerekmemektedir. Hatta kişinin ultrason öncesi mesanesini boşaltması (yani idrarını yapması) görüntü için daha da fayda sağlamaktadır.
Cinsel Yönden Aşırı Aktif Kadınlardaki Kontroller
Cinsel açıdan oldukça aktif veya birden çok partner kullanan kadınlar da cinsel yolla bulaşan hastalıklar (STD) açısından risk altındadırlar ve bu yönden periyodik olarak tarama testleri yapılmalıdır.
Cinsel yolla bulaşıcı hastalıklar tarama testleri arasında HIV (Aids açısından Elisa test), Hbs Ab (Hepatit B), HCV (Hepatit C), VDRL (Frengi) bulunmaktadır. Ayrıca bel soğukluğu (Gonore) açısından rahim ağzından alınan servikal swab (sürüntü) örnekleri de yapılabilir. Yine genital bölge jinekolojik muayene sırasında genital herpes (Tip 2 uçuk), genital siğil (kondilom) açısından özellikle değerlendirilmelidir.
Diğer taraftan cinsel yönden aşırı aktif bayanlar HPV enfeksiyonları ve servikal kanserler açısından da risk altında olup rutin yıllık smear testlerini de ihmal etmemelidirler. Gerekli görüldüğü durumlarda HPV tiplemesi amacıyla rahim ağzı sürüntülerinden alınan örneklerde PCR tekniği ile DNA çalışmaları da yapılabilmektedir.
Cinsel yolla bulaşıcı hastalıklar ile ilgili ayrıntılar için tıklayınız >>>
Jinekolojik muayenenizin ve smear testinizin hatalı sonuçlara yol açmaması için;
Jinekolojik muayeneler ile ilgili ayrıntılar için tıklayınız >>>
Jinekolog seçimi konusunda bilgiler için tıklayınız >>>
Jinekolog doktorlar arama ve önemli istatistikler >>>
II. 40 Yaş Sonrası Rutin Check up
40 yaşından sonra rutin jinekolojik kontroller daha da önem arz etmektedir.
Çünkü menopoz yaşının yaklaşması ile kişilerde bir takım hastalık riskleri de artmaktadır.
Özellikle meme ve rahim ağzı kanserleri bu dönemden itibaren arttığı için rutin kontroller yani jinekolojik check up önem kazanmaktadır.
40 yaşından sonra kadınlarda artan jinekolojik problemler:
Ayrıca kişilerde yaşa bağlı olarak gelişen hipertansiyon, diabet, ateroskleroz (damar sertliği) ve romatizmal gibi sistemik rahatsızlıklarda da artış olmaktadır.
Hera Klinik olarak 40 yaşından sonraki kadınlara yıllık olarak jinekolojik muayene, meme muayenesi ve smear testi haricinde düzenli kan testlerini de önermekteyiz. Özetlemek gerekirse:
Jinekolojik muayene, vajinal ultrasonografi ve smear testleri 40 yaşın altındakilerde olduğu gibi yılda bir kez önerilir. Şüpheli durumlardaki izlemler jinekoloğunuzun önerisi ile sıklaştırılabilinir.
Meme muayenesi: Kadın kanserleri içinde meme kanserleri ilk sıradadır. Meme muayeneleri her jinekolojik muayene ile birlikte yapılır, ayrıca kişinin “kendi kendine yapacağı meme muayenesi” de öğretilir.
Meme ultrasonu: Ailede meme kanseri olmayan ve her hangi bir problemi olmayanlarda yılda bir kez meme ultrasonu yapılmalıdır. Eğer önceden şüpheli bir kitle varsa bu süre doktorunuzun önerisi doğrultusunda 3 veya 6 ayda bire çıkmalıdır.
Mammografi: 50 yaşına kadar iki yılda bir, 50 yaşından sonra ise yılda bir kez yapılan bilateral (iki taraflı) mammografiler ile memeler radyolojik yönden değerlendirilir.
Kemik Mineral Dansitometrisi (KMD): DEXA yöntemi ile Kemik mineral dansitometrisi (KMD) 40-50 yaşları arasında olan ve adet gören kadınlarda genel bir kontrol açısından bir kereye mahsus değerlendirilebilir. Bu kişilerde eğer kemik mineral yoğunluğu normalse menopoza girene kadar ikinci bir değerlendirmeye gerek yoktur. Ancak osteoporoz varsa ve ilaç tedavisi başlanmışsa iki yılda bir izlem açısından tekrarlanabilir.
50 yaşından sonra ise osteoporozu (kemik erimesi) olan veya ilaç tedavisi alan hastalarda yılda bir kez, olmayanlarda ise 2 yılda bir kez yapılan ölçümler yeterlidir.
Hormon testleri: Menopoza geçiş döneminde (perimenopoz) ise yumurtalık rezervini görmek için bir takım hormon testleri yapılabilir. Bunlar arasında FSH, LH, E2 (Estradiol), PRL (Prolaktin) ve Tiroid fonksion testleri (TSH, Serbest T3 ve Serbest T4) sayılabilir.
Menopoz dönemi ile ilgili bilgiler için tıklayınız >>>
Menopoza giren kadınlarda kalp hastalıkları riskleri de artmaktadır. Bu nedenle kalp ve genel sağlıkları açısından biz Hera Kadın Sağlığı Merkezi olarak hastalarımıza genel check up’larını yaptırmalarını önermekteyiz.
Bunlar:
Kliniğimizdeki jinekolog muayene, jinekolojik testler, jinekolojik ultrason ve jinekolojik check up'larınız için 0(312) 426 85 25 nolu telefonunu arayarak randevu isteminde bulunabilirsiniz...
Jinekolojik muayenelerde özel hastane mi muayenehane mi? |
Jinekolojik muayeneler |
Jinekolojik ultrason |
Jinekolog Operator Doktor Süleyman Eserdağ hakkında |
Copyright 2004 - 2023, www.jinekolognet.com