Nöral Terapi

Özellikle ağrı tedavisinde ve kan dolaşımın düzenlenmesinde 1900’lü yılların başlarından itibaren uygulanan doğal bir tedavi tekniğidir.

Nöral terapi her ne kadar fizik tedavi ve ortopedi hekimlerince uygulansa da, kadın doğum hekimliğinde vajinismus, disparoni (ağrılı cinsel ilişki), vulvodini (dış genital bölge ağrısı), dismenore (sancılı adet görme) ve adet düzensizliklerinde de kendisine yer bulmaktadır.  

Nöral Terapi nedir?
Nöral terapi vücudun belli bölgelerine enjekte edilen lokal anestezik ilaçlarla vücudun ‘otonom sinir sitemi’ni uyarması ile iyileşmenin hızlanmasına yönelik doğal bir tedavi şeklidir.

Nöral terapinin yararlı etkileri:
- Dolaşımın rahatlatılması, 
- Hormon salgılarının düzenlenmesi, 
- İmmün sistem (bağışıklık sistemi) güçlendirilmesi ile gerçekleşmektedir. 

Alman Bilim insanı Richter, 1905 yılında yaptığı hayvan deneylerinde sinir sisteminin dolaşım ve iyileşme üzerine etkisini göstermiştir. Yaptığı çalışmalarda hastalıkların öncelikle otonom sinir sisteminin olumsuz etkilenmesi, daha sonrasında da kan dolaşımının bozulması ve iyileşmenin sağlanamaması ile geliştiğini göstermiştir. Nitekim dokulardaki tam bir iyileşme için dolaşım sistemi iyi bir şekilde fonksiyon görmelidir. 

Nöral terapinin uygulanması, lokal anestezik ilaçların bulunması ile olmuştur. Bu tedavi yöntemi, ilk defa kardeş Alman hekim Ferdinand Huneke ve Walter Huneke tarafından uygulanmıştır. Bu nedenle bu terapi yöntemi bazı yayınlarda ‘Huneke Nöralterapisi’ olarak da geçer. 

Nöralterapi nasıl yapılır?
Nöralterapi ameliyat izleri gibi nedbe dokuları (skar dokuları), vücudun cilt kısmındaki bazı sinir bölgeleri, akupunktur noktaları, ağrı tetik noktaları ve derinde yer alan ganglion (sinir ağı) dokuları içine lokal anestezi enjeksiyonu şeklinde yapılmaktadır. Bu bölgelere uygulanan lokal anestezik ilaçlar ile otonom sinir sistemi uyarılmakta ve hızlı bir şekilde uyarılma süreci başlamaktadır. 

Nöral terapi en sıklıkla vücudun belli bölgelerinde, cilt dokusu içine yapılmaktadır. İyileşme için bazen tek bir uygulama yeterli gelirken, çoğu zaman birkaç uygulama gereklidir. Her organın cilt üzerinde bir alana denk geldiğini düşünürsek, cilt dokusundan kalkan periferik sinirler otonom sinir sistemini uyarmakta ve organ faaliyetini etkilemektedir.

Otonom sinir sistemi nedir?
             
Vücudumuzda tüm iç organlarımızın çalışmasını düzenleyen geniş bir sinir ağıdır. Tansiyon,  dolaşım, sindirim, cinsel organ fonksiyonları, kalp atış hızı, nefes alıp verme gibi neredeyse tüm irade dışı vücutsal fonksiyonlar otonom sinir sistemi tarafından yönetilmektedir. Yani kalp, bağırsaklar, göz bebekleri, akciğerler, genital organlarla ilgili tüm işlevler otonom sinir sistemin etkisindedir. Bu sistemin iki üyesi ise sempatik ve parasempatik sinir sistemidir. 

Sempatik ve Parasempatik Sistem nasıl çalışır?
Sempatik ve parasempatik sistemler sürekli bir denge halinde ve kişinin iradesi dışında (kendiliğinden) fonksiyon görmektedir. Örneğin; tehdit altına kalan birisi (örneğin bir köpeğin saldırısı altında) hızlı bir şekilde sempatik sistemin uyarılmasıyla kalp atışı hızlanır, nefes alıp verme artar, göz bebekleri büyür, kan barsak ve mideden beyin ve kaslara hücum eder, böylelikle vücut ‘Kaç veya Savaş’ emri ile kendisini korumaya çalışır. 

Parasempatik sistem ise genelde dinlenme ve sindirim zamanlarında aktiftir. Sindirimden sonra göz bebekleri küçülür, mide ve barsaklara kan akımı ve salgılar artar, tansiyon düşer ve buna bağlı olarak hafif bir uyku hali ortaya çıkar. Parasempatik sistemin ana siniri, beyinden başlayarak neredeyse tüm vücuda yayılan 'Vagus siniri' dir. 

Otonom sinir sistemini oluşturan sempatik ve parasempatik sinir sisteminin tüm amacı organizmadaki organların fonksiyonunu iyi bir şekilde sürdürmektir.  

Bozucu alan teorisi
Nöral terapiye göre hastalıkların pek çoğunun kaynağı, otonom sinir sistemindeki bu mükemmel fonksiyonun bozulmasıdır. Yaşanılan travmalar, cerrahi ameliyatlar, enfeksiyonlar bu sistemin dengesini bozarak hastalıklara zemin hazırlamaktadır. ‘Bozucu alan’ adı verilen tahribe uğramış bölgelerde, sinir sisteminin elektrokimyasal ve elektromekanik iletileri düzgün şekilde gerçekleşememektedir. Böylelikle etkilenen bölgelerde dolaşım bozukluğuna bağlı olarak süregen ağrılar ortaya çıkmaktadır. Nöralterapi ile bozucu alanlar uyarılarak, sinir ileti fonksiyonu yeniden düzenlenebilmektedir. 

Bozucu alan teorisinde ilginç olan, farklı bölgelerdeki bozucu alanların çok daha uzak alanları etkileyebilmesidir. Örneğin; geçirdiği ameliyata bağlı olarak bacağında cerrahi bir izi olan birisinin omuz hareketlerinde aşırı ağrı ve hareket kısıtlılığı ortaya çıkabilir. Bu kişinin bacak bölgesine yapılan nöral terapi uygulaması ile omuz problemi de tamamen düzelebilir.  

Ne tür lokal anestezikler enjekte ediliyor?
Huneke nöralterapisinde en sıklıkla içinde epinefrin içermeyen, sulandırılmış Procaine ve Lidocaine lokal anestezik enjeksiyonları yapılmaktadır. Her ikisi de vücutta hızlı bir şekilde yıkılmaktadır.  

İşlem kaç dakika sürer?
Nöralterapi işlemi yapılacak bölgeye göre genelde 1-5 dakika arası sürer. Enjeksiyonda kullanılan iğne uçları oldukça ince olduğundan, işlem oldukça ağrısızdır. İşlem öncesi hiçbir şekilde anesteziye gerek yoktur.  

Nöralterapi hangi durumlarda sıklıkla uygulanır?
Kas ve iskelet sistemi ile ilgili süreğen özellikteki ağrılar; baş, boyun, sırt, omuz, bel, bacak ağrıları en sık uygulama alanıdır. Diğer taraftan;
- Enflamatuar (Yangısal) hastalıklar
- Dolaşım sisteminin kötü olması
- Sürekli ve ani ortaya çıkan tüm ağrılar
- Romatizma gibi sürekli ağrılar
- Kadın sağlığı ile ilgili problemler
- Erkeklerde üreme sistemi ve prostat ile ilgili problemler
- Karaciğer, böbrek ve barsaklarla ilgili sorunlar 
- Spor yaralanmaları uygulama alanları arasındadır. 

Kadın sağlığında nöral terapi
Nöral terapi kadın hastalıkları arasında;
- Vulvodini (Dış genital bölgenin sürekli ağrısı) 
- Vajinismus (Kaygıya bağlı sorunların giderilmesinde)
- Ağrılı cinsel ilişki (Disparoni)
- Adet sancıları (Dismenore) tedavisi
- Adet düzensizlikleri
- Kısırlık sorununda, özellikle fertilite (gebe kalma) şansını arttırmak için tüp bebek ve aşılama tedavileri öncesi
- Endometriosis hastalığı (Vücudun bağışıklık sisteminin yeniden güçlendirilmesi ve ağrının azaltılmasında)
- Kronik Pelvik Ağrı (Sürekli kasık ağrısı) sorunun giderilmesinde kullanılmaktadır. 

Nöral terapi kimlere yapılmaz?
- Yapılacak lokal anesteziklere karşı alerjisi olanlar 
- Enjeksiyon bölgesinde aktif enfeksiyon veya kanser olanlar
- Gebelik
- Ciddi psikiyatrik sorunu olanlar
- Kontrol edilemeyen diabeti (şeker hastalığı) olanlarda nöralterapi uygulanmaz.

Nöral terapi kimler tarafından yapılmalıdır?
Bu konuda eğitimli ve sertifika sahibi hekimler tarafından yapılması şarttır. 
Nöral terapi uygun hasta gruplarında oldukça güzel sonuçlar veren doğal bir tedavi yöntemi olarak kabul edilmektedir. Tedavi öncesi uygun hastayı ve hastalığı seçmek, tedavi başarısında son derece önemlidir.

Nöral terapi ücretleri nasıldır?
Nöralterapi ücretleri; uygulamayı yapan hekime, yapılan bölgenin genişliğine, seans sayısı ve aralıklarına göre değişmektedir. 
Konu ile ilgili olarak İstanbul kliniğimizi arayabilirsiniz. Tel: 0212 225 15 00