Mobil (cep telefonlarının) beyin kanserine yol açtığı, baş ağrılarına, kalp ritmini bozduğu, başka tür kanserlere yol açabileceği konusu zaman zaman medyada haber olarak izlenmektedir. Bu haberler için kanıt istendiğinde ise istatistiksel olarak anlamlı bir veri çoğu zaman gösterilememektedir.
Cep telefonu üreticisi firmalar, ürettikleri cihazların yaydığı radyasyonun insanlara zarar vermediğini, SAR (Özgün Soğurma Oranı) adı verilen birimle ölçülen miktarların zarar verebilecek sınırların çok altında yer aldığını ve bu SAR miktarlarının en kısa zamanda telefonlarının kullanma kılavuzlarında da yer alacağını belirterek kullanıcıları rahatlatmaya çalışmaktadırlar.
Firmalar kendi yaptıkları ölçümlerde SAR oranının telefon numarasını çevirirken ve telefon çalarken en yüksek değerine çıktığını, bağlantı gerçekleştikten sonra ve telefon kullanılmadığı zamanlarda en az seviyede olduğunu belirlemişlerdir.
Tüm dünyamıza giren bu teknoloji için "canlı hücrelere hiç bir olumsuz bir etkisi yoktur" demek şu anki bilgilere göre mümkün olmamakla beraber, şu ana kadar alınan bilimsel veriler arasında insanların bu teknolojiden vazgeçmelerini gerektirecek kadar ciddi sorunlar bildirilmiş değildir.
Yine de cep telefonlarını her zaman bazı kurallara bağlı kalarak kullanmakta fayda var. Bu kuralların en önemlileri arasında cep telefonuyla gereksiz yere uzun süreler konuşmamak, cep telefonunu kalbin üzerinde bulundurmamak (bu, özellikle kalp hastaları ve pacemaker ("kalp pili") kullananlar için çok önemli), hamilelik döneminde telefonu karın bölgesinden uzak bir yerde bulundurmak, küçük çocukların cep telefonlarını kullanmasını engellemek sayılabilir.
Hamilelik döneminde cep telefonu kullanımı sonrası oluşabilecek riskler ve problemlere ait bilimsel veriler arttıkça bu durum daha da netleşebilecektir.
İlgili Olabilecek Linkler:
Hamilelikte Saç Boyama >>>
Hamilelikte Epilasyon >>>
Hamilelikte Evcil Hayvan Beslemek >>>
Hamilelikte Kapı Güvenlik Kontrol Cihazları >>>
Copyright 2004 - 2023, www.jinekolognet.com